5 Aralık 2009

MÜZİK

bu gece güzel bir müzik ziyafeti çektim. uzun zamandır dinlemediğim bazı parçaları dinledim. müziği çok severim,eski zaman parçaları favorimdir.bu yüzden biraz daha erken doğsaydım dediğim olur.

eskiye ait ne varsa severim.geçmişte yaşıyorum çoğu zaman,yani sanırım. tarih dersini sevmem de bu durumumum etkisi var mı bilemiyorum ama bağlantısı vardır canım. tairh demişken şuan da çalışmam gereken bir ders, pek başarı değilim çalışma konusunda. sevemedim bir türlü çalışmayı,yani çalışıyorum ama şöyle içten gelen bir coşkum yok.kaldı ki şuan çalıştığım dersler gayet güzel.neyse artık ,umarım hevese gelirim en kısa zamanda.

şarkılardan güzel bir portpori yapıp yazacaktım buraya fakat biraz önce okuduğum birkaç yazı zihnimi dağıttı.ben de o güzelim şarkıları ele alırken zihnimin sadece onlarla ilgili olmasını istedim.o yüzden vazgeçtim yazmaktan. ama söylemeden geçemeyeceğim bişi var ki çok özlemişim şarkı söylemeyi.. lisedeyken arkadaşlarla söylerdik. ya da sahile gider gitar eşliğinde eğlenirdik. uzun zamandır yapamadığımız şeyler. ne vakit var ne de şarkı söyleyip eğlenecek halimiz. özellikle eski zaman parçalarını söylerdik,tabi biraz dalgasına yapardık.incecik sesimle daha da tizleştirirdim ki kedinin kuyruğuna bassanız da aynı ses çıkar. sanırım kendi sesimin inceliğinden ince sesli şarkıları daha çok seviyorum.gerçi kalın sesli şarkıcıları da severek dinlerim. güzel olan hr sesi sevrek dinlerim ben aslında,ayrım yoktur bende. Türk veya yabancı fark etmez,yeter ki kulağa ruha hitap etsin. ayrıca operayı da severim. o nerden çıktı demeyin, incecik sesli olacaksın,şöylee sesin kısılmadan bağıracaksın.

neyse gecenin bir vakti uzun tutmamak gerekir. gözler yorulmuş, parmaklar birbirine karışmış, esnemek başlamışken bitirmek gerek içimizde kalanları yazamadığımız şu güzelim yazımızı..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

peki sen ne diyorsun bakim?